Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı

Doğru ve Etkili Reklamın Adresi

BAŞAKŞEHİR'in Kentleşme Serüveni (1) - BaŞakHaberBaŞakHaber

19 Nisan 2024 - 11:03

BAŞAKŞEHİR’in Kentleşme Serüveni (1)

Doğru ve Etkili Reklamın Adresi

BAŞAKŞEHİR’in Kentleşme Serüveni (1)
Son Güncelleme :

06 Kasım 2013 - 2:33

635 views

Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı

Yerleşim yerlerinin oluşumu, hep sancılı ve uzun zaman almıştır. O topraklara ilk gelenler, o günkü imkan ve şartlar içersinde, değişik barınma yöntemleri kullanmışlardır. Bu yöntemleri günün koşulları belirlemiştir. İnsan mutlu olduğu ortamı kendi isteği ile terk etmez. Zorunlu olmadığı sürece de, bulunduğu çevreyi terk etmez. Ana kural budur.

İkitelli Köyünü hariç tutarsak, bölge yerleşimden uzun yıllar uzak kalmıştır. Seksenli yıllarda İOSB. İkitelli Organize Sanayi Bölgesi)’nin devreye girmesi ile, çevre ilgi odağı olmaya başlamıştır. Bulgaristan’da Tudor Jivkof Yönetimince, Türk’lere yapılan zulüm ve işkenceler sonucu ülkemize göç artmıştır. Bu soydaşlarımız için TC. Devleti, 1987-1988 yıllarında Göçmen Konutlarını yaptırmıştır. Bu konutlar başlangıçta polis lojmanı olarak planlanmasına rağmen polislere kısmet olmamıştır… Şehrin çekirdek yapısı da böylece oluşmaya başlamıştır.

Başakşehir’in yapılaşma sürecinde, hep kamu olduğu için yapılarda kerpiç, yığma taş, ahşap kullanılmamıştır. Vatandaşın bu bölgeye gelip gecekondulaşmasına fırsat verilmeden devlet bölgeye el atmıştır. Böylece düzenli ve planlı bir yapılaşma  başlamıştır. Bölgeyi yakından izleyen İBB., Yeni kurduğu inşaat şirketi ile; gecekondulaşmayı önlemek ve dar gelirliyi konut sahibi yapmak amacıyla Birinci Etap konutlarının inşaatına başlamıştır. Bölgeye gelen talep üzerine, İBB. İnşaat Şirketi arkasından 2.Etap konutlarının yapımını sürdürmüştür…

17 Ağustos Marmara Depremi ile sarsılan İstanbul’da, hasar gören yapılarda ikamet edenler için doğan konut ihtiyacının bir kısmını karşılamak maksadıyla, Bayındırlık Bakanlığı 2001 yılında Deprem Konutlarını yaptırmıştır. Bölgeye yerleşen depremzedeler, ulaşım ve diğer imkanlar açısından o dönemde çok büyük sıkıntı çekmişlerdir.

İBB. İnşaat Şirketi; bölgedeki askeri amaçla kullanılan arazilerin bir kısmını da, yapılan anlaşmalarla konut alanına dönüştürecek tarzda, yapılaşmaya hız kesmeden devam etmiştir. Etaplar (Üçüncü Etap hariç) sırası ile gelmeye başlamıştır. Birinci ve ikinci etaplardan konut edinenler bu işin tadını almışlar ve bölgede büyük rantlar kazanılmaya başlanmıştır. Tabii işin sosyal yönü bir nebze de rafa kaldırılmış olarak işler yürütülmeye devam edilmiştir. Şehrin hemen dibinde villalar, artan taleplerle 150m2’nin üstünde lüks konutlar da inşa edilmiştir.

İhtiyaçların önceliğinde ilk sırayı “barınma” alır. Kamu yöneticileri başlangıçta doğru yapmışlar ama devamını getirememişler ve  sonunda  Başakşehir olmuş bir “otel şehir”. Şehir Merkezi neresi bilen var mı? Ortak bir mekan var mı? Emeklinin 50 kuruşa çay içebileceği ve ısınabileceği bir mekan var mı? Dedenin torunuyla birlikte oturabileceği ağaç altında bir bankı var mı?..

Bölgeye göç talebinin yüksek olmasının en önemli nedenleri; zeminin sağlam oluşu ve toplumda oluşmuş olan deprem korkusu, insanların bitişik nizam denen konut tipinden bıkmaları, site içersinde yaşam özlemleri, eski mahallelerin çok göç alması ile can ve mal güvenliğinin tehdit altında olması, çocuklarının kötü alışkanlıklardan koruma çabası vs…

BAŞAKŞEHİR, İlçe olarak çok yeni, 2009 yılında yapılan mahalli idareler seçimi ile, 1999’da kurulmuş olan Bahçeşehir Belediyesini de içine alarak ilk belediye teşkilatını kurmuştur. Bahçeşehir, Altınşehir, Şahintepesi, Güvercintepe ve çevre köyler ilçe sınırları içine alınmıştır. Şu anda yönetimde olan Belediye yöneticileri kurucu konumundadır. Ortak bir kültürün oluşması doğaldır ki uzun yılları alacaktır. Binaların çok katlı olması komşuluk ilişkilerini de çok sınırlı kılmaktadır. Kasım ayı içersinde eşimle birlikte, GÜVERCİNTEPE’de bir marketten alış veriş yaparken bir bayan eşime yaklaşarak “Siz buralıya benzemiyorsunuz, nerden geldiniz?” diye bir soru yöneltti. Aynı ilçe sınırları içerisinde yaşadığımız bir örnek…

Nerede bir boş arazi bulunsa hemen betonlaştırılıyor. Allah’tan bir dere yatağı İBB.’ce yeşil alana dönüştürülmüş ki insanların bir hava alma mekanı oluşmuştur. Yöneticiler, şehirlerinin ortak değerlerinin, ortak paydalarının oluşturulabilmesi için çaba sarf etmelidirler. Bizi bir birimize bağlayan çimentodur o kültür. Sular vadisindeki tesisler ihale sistemi ile kiralandığı için; kar amaçlı işletilmekte ve vatandaşın rahatça girip çıkacağı mekan olmaktan uzak kalmaktadır. İlçe Belediyesi burada inisiyatifi eline almak zorundadır. Vatandaşa 50 kuruşa çay içebileceği, eşi dostu ile ucuz bir çorbayı paylaşabileceği mekanları  yaratarak ilçe halkının bir biriyle kaynaşmasına yardımcı olmalıdır.

Betonlar yükseldikçe ruhlar da betonlaşıyor. Her şey rant ve çıkar hesabına dönüşüyor. Toplum olarak ortak değerler yaratabilmeliyiz. Ulu bir çınarın gölgesinde toplanabilmeyi başarabilmeliyiz. O ortak değerlerin etrafında kenetlenebilmeliyiz. Eğer bu beton yığınlarında materyalist ve çıkarcı bir felsefe ile yaşamı devam ettirmeyi kendimize hedef seçersek sonumuz hüsrandır.  Belki bu nesili değil ama, gelecek nesilleri bir arada kimse tutamayacaktır bu serüven böyle giderse… Belki de birileri pusuda o günleri bekliyordur. (13.01.2013)

Hilmi ÇAKIR
Vizyon Emlak Danışmanlık
BAŞAKŞEHİR

Doğru ve Etkili Reklamın Adresi

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.

Doğru ve Etkili Reklamın Adresi

Doğru ve Etkili Reklamın Adresi